Bakan Yıldız ”Enerji Sektöründe Ar-Ge” Toplantısına Katıldı.

Bakan Yıldız "Enerji Sektöründe Ar-Ge" Toplantısına Katıldı.

Bakan Yıldız, toplantı öncesinde yaptığı konuşmada, enerji sektörünün büyük bir pazar olduğunu, Türkiye büyüdükçe, geliştikçe enerji sektörünün üretim, yatırım ve iletimle alakalı bir çok ihtiyacının ortaya çıktığını söyledi.

Enerji sektöründeki ithalatın giderilmesiyle alakalı yerli kaynakların ve yenilenebilir kaynakların harekete geçtiği bir 10.5 yıl yaşandığını dile getiren Yıldız, şöyle konuştu:

"Şu ana kadar yaptıklarımız gerekliydi, tek başına yeterli olmayabilir, daha da fazla işler inşallah yapacağız. Hedeflerimiz belli, politikalarımız belli ama burada dikkat etmemiz gereken ve bu toplantının önemli gerekçelerinden bir tanesi olan bir başlık var. İthal ettiğimiz kaynakların giderilmesine dönük yapılan çalışmaların, yatırım çalışmalarıyla alakalı bir ithalata dönüşmemesi lazım.

Rüzgar, güneş, HES, termik ve nükleerle alakalı yapılan çalışmalarda ithalatı önleyeceğiz derken bunların yatırımlarının ithal kaynaklardan yapılmaması gerekiyor. İşte TÜBİTAK’la, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığıyla beraber geliştirilen projeler, hedefimize koyduğumuz 2 nükleer güç santralinin olabildiğince yerli sanayimiz tarafından yapılması lazım ve bunların Ar-Ge’ler tarafından da geliştirilmesi lazım. Yani enerji sektörünün pazarı hazır, bunları üretecek sanayi yapılanmasının da Ar-Ge çalışmalarının da yönetildiği bir toplantıda olacağız. Özel sektörün bu konuda yapacağı yatırımların Türkiye’nin geleceğine olan yatırımlar olduğuna inancımı bir kez daha belirtiyorum."
 
-BAKAN ERGÜN’ÜN KONUŞMASI-

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün de toplantının önemli sonuçları olacağına inandığını söyledi.

Geçen ay yaptıkları Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nun gündeminin enerji olduğunu ve 3 temel başlık belirlediklerini anlatan Ergün, bunların yerli enerji kaynaklarını enerji ihtiyacını karşılamada daha çok kullanmak, yenilenebilir enerji kaynaklarının toplam enerji içerisindeki payını yüzde 30’lara kadar çıkarmak ve enerji ihtiyacını karşılarken kullanılan teknolojilerin yerli teknolojiler olmasına özen göstermek ile enerjiyi verimli kullanmaya yönelik teknolojiler geliştirmek olduğunu söyledi.

Kurul’un bir dizi önemli karar aldığını, bakanlıkları ve ilgili kuruluşlara önemli görevler verdiğini Ergün, yerli teknolojilerin ve verimliliğin geliştirilmesinin ise Ar-Ge gerektirdiğini ifade etti. Ergün, şunları kaydetti:

"Türkiye’nin termik santralleri var, hidroelektrik santraller var daha da olacak. Önümüzdeki süreçte yaklaşık olarak 130 milyar dolar civarında enerji yatırımı gerçekleştirilecek. Termik santraller, nükleer santraller yapılıyor ama bunların biz bir anlamda kaba inşaat işleri yapan bir noktadayız. Bizim bunun esas teknolojisini, teknolojik bölümlerini hayata geçiren, yapan ve geliştiren bir konumda olmamız lazım. Geç kalmış bir iş olarak görülebilir. Ama madem ki enerji ihtiyacımız artarak devam ediyor ve önümüzdeki yıllarda dünyada enerji ihtiyacı en çok artan ülkelerden birisiyiz... Çünkü sanayileşmemiz devam ediyor üretimimiz artıyor, milli gelirimiz artıyor ve 2023 yılındaki milli gelir hedefimiz 2 trilyon dolar, ihracat hedefimiz 500 milyar dolar sadece bunları düşünsek bile bu üretimi neyle yapacaksınız, enerjiyle yapacaksınız. Dolayısıyla enerji konusu bizim en önemli ihtiyaçlarımızdan birisi."

Enerji ihtiyacının Türkiye’de önemli oranda cari açık yarattığını, ancak Türkiye’nin çok enerjiye ihtiyacı olduğunu belirten Ergün, "Hem kaynakları yerlileştirmek hem teknolojiyi yerlileştirmek hem de verimliliği artırmak için çok ortak çalışmalar lazım. Bu da bizim üretim ve teknoloji konusunda yeni bir atılım yapmamızı gerektiriyor" dedi.

Bakan Ergün, toplantıda, Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nda alınan kararlar çerçevesinde özel sektörle birlikte önümüzdeki süreçte neler yapılabileceğini değerlendireceklerini söyledi.

Konuşmaların ardından toplantıya basına kapalı devam edildi.
 
-SORULAR-

Bakan Yıldız, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün toplantı öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in elektrik ve doğalgaza zam yapılmayacağı yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine, özellikle son 1,5 ay içerisinde 1,84’ten 1,94 çıkan paritenin maliyetleri zorladığını, ancak bunun sürekli olmayacağını ümit ettiklerini söyledi.

Vatandaşa, sanayiciye, tüccara bu maliyetleri yansıtmamayı ve yenilenebilir kaynaklarla bunu dengelemeyi hedeflediklerini belirten Yıldız, "Sayın Maliye Bakanımızın söylediği gibi şu anda vatandaşımıza, sanayicimize bir maliyet artışı söz konusu değildir. Özellikle bölgemizdeki siyasi istikrarsızlıkların hızla giderilmesi ham petrol fiyatları açısından da doğru olacaktır. Arap Baharı’yla birlikte Türkiye’nin çektiği ithalat yükünü geçtiğimiz yıllarda izledik. Temenni ederim ki bu çok fazla sürmez ve siyasi istikrar stabil halini yakalar" diye konuştu.

Paritedeki değişimin 1 yıl sürmesi haline enerji maliyetlerinin yaklaşık 3 milyar dolar artacağına işaret eden Yıldız,  "Merkez Bankasının dövize müdahalesi konusu enerji sektörünün en fazla beklediği alanlardan bir tanesiydi. İthalata dayalı bütün kalemlerde aslında bu geçerlidir. Biz uzun vadeli olmayacağını söyleyebiliriz" dedi.
2023 yılına kadar gerçekleştirilebilir, lisanslanmış  20 bin megavatlık rüzgar santralinin  yaklaşık 25 milyar dolar, 3 bin megavatlık güneş santralinin  6-7 milyar dolar, 15 bin megavatlı HES’in 20-25 milyar dolar, 17 bin megavatlık yerli kömürden termik santralin 20-25 milyar dolar civarında bir mali büyüklüğe karşılık geldiğini anlatan Yıldız,  "Yani biz 80-100 milyar dolarlık bir pazarın 10 yıl içerisinde olabildiğince yerli kaynaklarla üretilebilmesini, yerli sanayiyle üretilmesininn çalışmasını yapıyoruz" ifadesini kullandı.

Nükleer güç santralleriyle ilgili 2 büyük anlaşma yapıldığını anımsatan Yıldız, şunları kaydetti:

"Bize soruyorlar ’ne kadarını yerli yapacaksınız’ biz diyoruz ki ’çok fazlasını yerli yapalım’. Bize verilen cevap şu ve haklı ’siz ne kadarını yerli yapabiliyorsanız biz de o kadar yerli kullanabiliriz’. Yapamadığımız yerli sanayi kullanılmaz. O yüzden bizim amacımız, hedefimiz bunları olabildiğince yüzde 80’ler oranında yerli kaynaklarla yapabilmek. İşletmede ithal kaynaklara verdiğimiz parayı yatırım süresinde de vermemek temel hedefimiz bu olacak."

KAYNAK:Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı